NARSİST ÇOCUKLARIN İŞARETLERİ – ÖZGÜVENİ YÜKSEK ÇOCUK YETİŞTİRME YOLLARI

Aman çocuğumun özgüveni düşük olmasın derken farkında olmadan bir narsist yetiştiriyor olabilir miyiz? Bu videoda narsist çocukların özelliklerini ve aslında narsistleşmesine de yol açmadan çocuğumuzun özgüvenini nasıl sağlıklı biçimde destekleyebiliriz bununla ilgili birkaç ip ucunu konuşacağız. Ne yazık ki farkında olmadan bazı ebeveynler davranışlarıyla çocuklarında şişirilmiş bir benlik algısı, empati eksikliği ve ilişki sorunlarına yol açabiliyorlar. Hatta bazen bu durum çocuğun ilerde narsist bir yetişkin olmasıyla da sonuçlanabiliyor. Peki narsist çocukların işaretleri nelerdir? Yani narsist yetişkinleri belki kısmen biliyoruz ama narsist çocuklardaki bazı işaretler neler? Gelin bunlara bakalım. Birincisi, kendileriyle ilgili gerçekçi olmayan bir bakış açısı görüşlere sahip olmaları. Genellikle narsist çocuklar kendilerini diğerlerinden daha üstün, daha yetenekli, diğerlerinden ve olduklarından da daha üstün ve daha yetenekli görme eğilimindedirler. Yani görkemli bir benlik algısı söz konusudur. En iyisi odur. Her şeyin en iyisini o yapabilir. Hatta bunun aksini gösteren kanıtlar olsa dahi, yine de bu kanıtları görmezden gelir ve kendisiyle ilgili bu üstünlük görüşlerini devam ettirir. Bununla ilgili yapılan bir bilimsel çalışmada çocuklardan bir bulmacayı çözmeleri isteniyor ve bu bulmacayı bazı çocuklar çözebiliyor, bazıları çözemiyor. Bulmacayı çözemeyen narsist çocukların yine kendilerini daha başarılı oldukları yönünde bildirdikleri bulunmuş. Ve bir diğer işaret. Özel muamele bekleme. Yani bir ayrıcalık isteme. Ben ayrıcalıklı olmalıyım. Çok özel olduklarına inandıkları için diğerlerinden daha farklı bir muameleyi hak ettiklerine inanırlar. Yani herkes öyle davranıyor olabilir ama bana değil, bana daha farklı davranılmalı. Bana bir ayrıcalık sağlanmalı. Ben de mi geleceğim, ben de mi oraya oturacağım gibi sözler duyabilirsiniz. Ve bir diğer işaretimiz. Üstünlük arzusu ve kıyaslama. Sürekli bir kıyaslama. Her şeyi her zaman, herkesle kıyaslama.

Narsist çocuklar diğerlerinden hep daha iyi olduklarını duymak isterler. Aslında bu onlar için bir varoluş meselesidir. Yani kendi var oluşlarını ancak böyle hissedebilirler. Birileriyle kıyaslandıklarında daha iyi olduklarını görerek ya da daha iyi oldukları söylenerek. Dolayısıyla bu anlamda iyi hissedebilmek için diğerleriyle kıyaslanmaya ihtiyaç duyarlar. Genellikle kendilerini başkalarıyla kıyaslarlar ve üstün görme eğilimindedirler. Bir diğer işaretimiz başarısızlığa ve eleştiriye karşı hassasiyet. Şimdi başarısızlık ve eleştiriden tabii ki hiç hoşlanmazlar. Kim hoşlanır tabii ki ama onlar ekstra bir tepki gösterebilirler. Başarısızlık yaşadıklarında bu onlar için bir benlik sorunu olduğu için çok ciddi bir utanç, bir öfkeye, dolayısıyla bir saldırganlık durumu yaşayabilirler. Oysa bu tarz bir problemi olmayan çocuk evet başarısız hissettiğinde belki üzülebilir. Ancak bu onda çok ciddi bir saldırganlığa yol açmayabilir. Çok ciddi bir tepkiselliğe yol açmayabilir. Çünkü kendisiyle algısı, kendisiyle ilgili algısı bundan çok da fazla etkilenmemiştir. Ve bir diğer işaretimiz empati eksikliği ve ilişki sorunları, iletişim sorunları. Diğerlerinin duygularını anlamak, tanımak, tanımlamak konusunda isteksizlerdir narsist çocuklar. Kişiler arası ilişkilerde genellikle kendi çıkarını düşünürler. Kendi çıkarları için birtakım ilişkilere daha çok girerler. Başkalarını kıskanırlar ya da diğerlerinin de onları kıskandığını düşünürler çoğunlukla. Kendilerinin özel ve eşi bulunmaz biri olduğunu düşündükleri için arkadaşlık ettiği insanların da öyle olmaları gerektiğini düşünür. Dolayısıyla herkesle arkadaşlık da edemez. Küstah, kendini beğenmiş davranışlar sergileyebirler, bu yüzden de ilişki problemleri yaşayabilirler yaşıtlarıyla. Bu arada özellikle okul öncesi dönemde çocuklar çok doğal olarak ben merkezcidir ve dünya onların etrafında döner. Bu çok normaldir. Ancak bu durumun empati kurmakta zorlanırlar. Her şey kendi istedikleri gibi olsun isteyebilirler ancak bu durumun yaşın büyümesiyle beraber yavaş yavaş azalmasını bekleriz. Eğer bunda bir azalma yoksa özellikle empati konusunda sıkıntı yaşıyorsa bir soru işareti olarak aklımızda yer edebilir. Acaba çocuğumda narsistik birtakım özellikler var mı? Tabii. Biz burada narsist çocuklar diyoruz ama böyle her önümüze gelen çocuğa lütfen etiketlemeyelim. Çünkü narsist çocuklar derken aslında kasıt ileride yetişkinliğinde narsistik kişilik bozukluğu geliştirme riski olan çocuk desek belki daha doğru olabilir. Peki ne yapalım da özgüveni yüksek ancak narsist de olmayan bir çocuk yetiştirelim? Şimdi bir kere birinci yapmamız gereken şey bizim de kendi çocuğumuza olabildiğince objektif bir gözle baka bilmemiz. Genellikle yapılan araştırmalar bize şunu gösteriyor. Narsistik özellikler gösteren çocukların anne babaları da kendi çocuklarını diğerlerinden daha zeki, daha üstün görme eğilimindeler ki çocuklar aslında ortalama bir zekaya sahip olsa bile. Siz çocuğunuzun yetenekleri ve gelişmesi gereken yönlerini ne kadar sağlıklı ve objektif değerlendiriyorsunuz? Bunu bir düşünün derim. İkinci önemli nokta şişirilmiş övgülerden olabildiğince uzak durmaya çalışın. Örneğin çizdiği sıradan bir resme bakıp Aman Allah’ım, muhteşemsin sen, hayatımda gördüğüm en iyi ressamsın falan gibi böyle abartılı övgüler yerine ki bazen çocuklar hakikaten bunun içten olmadığını anlayabiliyor. Dolayısıyla sizin olan ilişkileri de bundan etkilenebiliyor. Bunun yerine belki daha samimi, daha dürüst bir geribildirim daha etkili olabilir. Bir diğer önemli nokta çabaya övgü. Yani illa bir övgüde bulunacaksak eğer çocuğumuza. Bu durumda bu övgü çocuğun aldığı sonuçlardan ziyade, örneğin aldığın notlardan ziyade ya da işte ne kadar zeki, ne kadar akıllı olduğundan ziyade ne kadar çaba gösterdiği ile ilgili olsun. İşte benim çocuğum çok akıllı, benim çocuğum çok zeki dediğimizde çocuk bir süre sonra buna güvenerek esas önemli olanın bu olduğunu düşünüp çabalamayabiliyor. Öte yandan çocuğun çabası övüldüğünde esas önemli olanın aldığı sonuç ya da diğerlerine göre ne kadar yukarıda olduğu değil, kendi içerisinde gösterdiği çaba olduğunu anlıyor. En önemli nokta da bu aslında. Ayrıca yapılan çalışmalar akıllı ya da zeki oldukları için övülen çocukların herhangi bir başarısızlık karşısında pes etmeye daha fazla meyilli olduklarını gösteriyor. Çünkü bu çocuklar zekanın değiştirilemez, geliştirilemez bir özellik olduğunu düşünüyorlar. Oysa çabaları için, daha öncesinde çabaları için övülmüş çocuklar, çabanın geliştirilebilir, değiştirilebilir bir şey olduğunu düşündükleri için herhangi bir başarısızlık durumunda daha az zarar görüyorlar. Ayrıca yine yapılan bazı bilimsel çalışmalar akıllı oldukları için, zeki oldukları için övülen çocukların hile yapmaya daha meyilli olduklarını gösteriyor. Çünkü çocuk için sahip olduğu o etiket, yani ne olursa olsun en zeki olma etiketi o kadar önemli ki, o itibar onun için o kadar önemli ki, onu korumak için ne gerekiyorsa onu yapıyor. Evet dikkat etmemiz gereken bir noktada. Yani övgüyü yaparken dikkat edin demiştik ya, sadece kendi çocuğumuza değil, diğerlerine diğer insanlar ya da diğer çocukları da överken, onlara bir takım takdir ederken ne gibi özelliklerini daha çok takdir ediyorsunuz? Neler sizin için daha çok övgü sebebi oluyor? Bunlara da dikkat edin. Çünkü çocuk sadece kendisine yapılan övgülere değil, diğerlerine yapılan övgüleri de izliyor, gözlemliyor ve buna göre bir kriter belirliyor. O yüzden diğerlerini değerlendirirken de performanslarından ziyade çabalarına övgüde bulunursanız, bu da yine çocuğumuz üzerinde daha olumlu bir etki yaratacaktır. Narsist çocuklarla ilgili yapılan araştırmalar bize şunu gösteriyor. Genellikle bu çocukların aileleri, çocuklar hata yaptığında bunu görmezden geliyorlar ya da üstünü örtüyorlar.

Bunu yapmamaya çalışın. Yani çocuğunuz hata yaptığında bunu kabul etmeyi ve hatta bunu bir öğrenme fırsatı olarak görmeyi öğretmeye çalışın. Hata yapmak bizi komple başarısız ya da değersiz yapmaz. Aksine hatalar bizim en iyi öğretmenlerimizdir. Zaman zaman hata yapabiliriz. Bununla birlikte yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor. Dolayısıyla eğer bizim de tabi bu anlamda rol model olmak da çok önemli. Yani bizim de hayatta genel olarak yaklaşımımız bu şekilde ise ve çocuğumuzu da böyle bir yaklaşımı öğretirsek yine hataların onun öz güvenini zedelenmesini ya da aksine hataları yüzünden ileride bir narsistik özellik göstermesini engellemiş oluruz. Tabii ki bunu çoğunuz biliyorsunuzdur ama çocuğunuzu kıyaslamayın, diğerleriyle kıyaslamayın. Çünkü bir çocuğun başarısının değeri ya da bir çocuğun değeri diğerleriyle kıyaslandığında. Yani Ahmet 80 almış, sen kaç aldın ya da sen 70 aldın. Ama bak Ayşe teyzenin oğlu 90 almış dediğimde çocuk şunu öğreniyor. Ben ancak kendi değerimi diğerleriyle kıyaslayarak bulabilirim. Yani kendi değerini diğerleri üzerinden elde etmesi gerektiğini öğrenir. Oysa her çocuğun yetenekleri farklıdır. Dolayısıyla diğerleriyle kıyaslamak yerine illa bir şeyle kıyaslamak istiyorsanız belki çocuğu geçmişteki performansıyla kıyaslayabilirsiniz. Yani bir sene önce neredeydin, şimdi neredesin gibi? Bazen de ebeveynlerden birinde ya da ikisinde birden narsistik kişilik bozukluğu olduğu için bunu çocuklarına da ne yazık ki yansıtıyorlar ve çocuklarını kendi öz saygılarını desteklemek için kullanıyorlar. Çocukları olabildiğince yüceltiyorlar, onlara olduklarından çok daha fazla özelliği yüklüyorlar. Ve ne yazık ki bu yaklaşım ileride çocuğun da narsisistik birtakım özellikler geliştirmesine sebebiyet verebiliyor bazı durumlarda. Çünkü çocuk aslında içten içe bu övgüleri hak etmediğini ya da bu etiketlere sahip olmadığını biliyor ve bu özellikler, bu beklentiler çocuk üzerinde çok ciddi biçimde bir baskı yaratıyor.

İçten içe bu özelliklere sahip olmadığını biliyor, kendisinden çok yüksek bir performans bekleniyor ve bu performansa layık olamayacağı için de çok ciddi olamadığında daha doğrusu çok ciddi utanç, suçluluk duyguları yaşayabiliyor. Ve bu yüzden de ne yapıyor? Sürekli ya mükemmel olmaya çalışıyor ya da işte narsistik birtakım özellikler geliştiriyor. Altın Çocuk Sendromu isimli videomuzda bundan biraz bahsetmiştim. Merak edenler şuradan ulaşabilirler bu videoya. Ve tabii ki bir diğer önemli nokta çocuğumuzun öz saygısını destekleyelim. Ancak bir narsist de yapmayalım diyorsak, çocuğumuzu koşulsuz sevmek. Şimdi her ne kadar tezatmış gibi gözükse de yani şimdi diyorsunuz ki hem narsist olmasın hem de koşulsuz sevin. Koşulsuz sevmek ne demek? Ne olursa olsun ne yaparsa yapsın, düşük not alsa da yüksek not alsa da istediğiniz gibi davransa da davranmaz da. Her halükarda çocuğumu sevmek ve ona değerli olduğunu hissettirmek. Şimdi biraz tezatmış gibi gözükebilir ama aslında narsist çocukların temeldeki problemi ailelerinden aldıkları sevginin, ilginin koşullu olmasıdır. Tutarlı bir sevgi, tutarlı bir ilgi görmemeleridir. Yani çocuk evet, dışarıdan sanki ailesi ona çok değer veriyormuş, çok seviyormuş, çok özeniyor gibi gözükebilir. Ama aslında çocuk bu ilgiyi, bu sevgiyi tutarlı biçimde göremez. Sadece başarılı olduğunda ya da sadece istedikleri gibi davrandığında bu ilgiyi kazanıyor çocuk. Ve içten içe tabii bu durum onu etkiliyor. Kişisel gelişim ve psikoloji eğer ilgi alanınız içindeyse doğru yerdesiniz. Bu kanalda her hafta bu konularla ilgili yepyeni videolar paylaşıyoruz. Bu videolardan haberdar olmak istiyorsanız kanala abone olmayı unutmayın lütfen.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir