BİR NARSİSTLE BİRLİKTE OLDUĞUNU GÖSTEREN 7 İŞARET – Narsist Kişilik Bozukluğu Belirtileri
Yaşadığınız ilişki içerisinde kendinizi değersiz ve yalnız mı hissediyorsunuz? Adını tam olarak koyamasanız da içten içe sizi rahatsız eden bir şeyler mi var? Mesela bir sahtelik gibi. Bunun sizin davranışlarınız ve algılama biçimlerinizle de alakalı pek çok sebebi olabileceği gibi sebeplerden birisi de karşınızdaki kişinin bir narsist olması olabilir. İlişki sırasında size uyarı veren o kırmızı bayraklar nelerdir ve acaba şu anda içinde bulunduğunuz ilişki ne kadar sağlıklı? Gelin bu videoda bunları konuşalım. Baştan belirtmek isterim, narsistik kişilik bozukluğu tanısını koyma yetkisi sadece ve sadece tüm tanılar da olduğu gibi psikiyatri hekimlerindedir? Dolayısıyla bu videoda amacımız sizin bir tanı koymanızı sağlamak ya da buna yardımcı olmak değil. Bu videoda bahsettiğimiz işaretler ilişki durumunuzu gözden geçirmenize ve şu anda yaşadığınız ilişkinin sağlıklı olup olmadığına dair bir fikir edinmenize yardımcı olabilir. Zira sayacağımız maddeler çoğunlukla sağlıklı bir ilişkide olmasını pek de beklemediğimiz maddeler. İsterseniz bu narsist ismi nereden geliyor? Narsist ne demek? Ve buna göz atalım. Mitolojide Narsisus çok yakışıklı bir avcıdır. Güzel su perisi Echo bir gün onunla karşılaşır ve karşılaşır karşılaşmaz ona aşık olur. Ancak ne yazık ki bu aşk karşılıklı değildir. Güzel su perisi Echo reddedilir ve bunun verdiği acıyla günden güne kara sevda içerisinde eriyerek ölür. Hikayeye göre vücudundan arta kalan kemikleri kayalara, sesi ise bu kayalarda echo dediğimiz yankıları dönüşür. Evet, eko kelimesi de güzel su perisi Ecko’dan geliyor. Olimpos dağında yaşayan tanrılar bu duruma çok sinirlenirler ve Narsisus cezalandırmaya karar verirler. Bir gün su içmek için nehir kenarına gelen Narsisus sudaki kendi yansımasıyla karşılaşır ve şok olur. Sudaki kendi yansımasına adeta aşık olur.
Büyülenmiştir. Fakat ne zaman bu güzelliğe yani sudaki kendi yansımasına dokunmak istese, suya değdiğinde oluşan harelerin de etkisiyle görüntü bozulmaktadır. O şekilde orada öylece kalmıştır Narsisus. Kendi görüntüsüne aşık olmuştur ve bu aşkın da etkisiyle günden güne yemeden içmeden kesilmiş, yavaş yavaş erimeye başlamıştır. Narsisus orada öylece kala kalmış ve bütün bir ömrünü kendini seyrederek tüketmiştir. Öldükten sonra vücudu nergis çiçeklerine dönüşmüştür. Evet, nergis çiçeğinin isminden Narsisus gelir, Narsistik kişilik bozukluğu da. Kabaca narsistik kişilik bozukluğu, görkemli ve gerçekçi olmayan bir öz önem duygusu. Ben merkezlilik ve yetersiz empatiyle karakterizedir. Bir narsisti ayırt etmek çok kolay olmayabilir. Özellikle uzun süre bu kişiyle ilişki içerisinde iseniz durum biraz daha zorlaşabilir. Ancak yine de fark edebilmek için bir şeyler yapabiliriz. Mesela öncelikli olarak kendi duygularımıza bakabiliriz. Efendim ilk kırmızı bayrağımızla başlayalım. Bir narsist ile ilişki içerisindeyken ya da ilişkiniz herhangi bir şekilde sağlıklı değilse, yolunda bir şeyler gitmiyorsa içten içe aslında bunu hissedersiniz. Yani içten içe içinizde bir rahatsızlık duygusu vardır. Bir şeyler sizi rahatsız eder. Yolunda gitmeyen bir şeyler olduğunu, bir şeylerin yanlış olduğunu hissedersiniz, ilişkiniz olduğu için tam anlamıyla kendinizi tatmin ve mutlu hissetmeyebilirsiniz. Psikiyatrist Kemal Sayar, Bir narsist ile ilişki içerisinde olmak adeta duygusal olarak bir arafta olmak gibidir der. Sürekli samimi bir ilişki deneyimlemek istersiniz, bunu beklersiniz. Ancak narsist sizi sürekli bir kol mesafesi uzakta tutar. İkinci kırmızı bayrağımız yine duygularımızdan yola çıkalım. Onunla olmaya başladığınızdan beri gitgide özgüveniniz düşmeye başladıysa, kendinizi eskisine oranla çok daha fazla değersiz, yetersiz, kusurlu ve hatalı olarak görüyorsanız, suçluluk duyguları hissediyorsanız yine bu da yolunda gitmeyen bir şeylerin işareti olabilir.
Efendim üçüncü kırmızı bayrağımız manipülasyon. Narsistlerin en belirgin özelliklerinden bir tanesi karşı tarafı yönlendirmeye ve etkilemeye çalışmalarıdır. Ve çoğu zaman biz bunun farkında olmayız. Ancak çeşitli söylemleriyle, davranışlarıyla bir şekilde bizim duygularımızı, düşüncelerimizi ve davranışlarımızı etkilemeye çalışırlar ve çoğunlukla da bunu başarırlar. Mesela öyle bir konuşurlar ki kendinizi hakikaten son derece suçlu hissedersiniz. Ya da öyle bir konuşurlar ki gerçekten de herhangi bir konuyla ya da kişiyle ilgili fikirleriniz değişmeye başlar. Hatta bazen kendinizden dahi şüphe ettirecek duruma getirirler sizi. Gaslighting dediğimiz bir şeyi uygularlar insanları manipüle ederken en çok hangi araçları kullanırlar? En çok kullandıkları araçlardan bir tanesi kontrol ve denetlemedir. Kıskançmış gibi görünürler ama aslında amaç sizi kontrol altında tutmaktır. Siz de beni kıskanıyor, beni seviyor diye mutlu olursunuz. Halbuki tamamen kendi öz kazanımları için böyle bir yola başvurmuştur. Ne giyineceğinize, ne yiyeceğinize ve kimlerle görüşüp kimlerle görüşmeyeceğinize karışabilir. Buna dair yasaklar getirebilir. Zaman zaman aşırı arayıp sormalarla üzerinizde kurmaya çalıştığı o denetimle sizi rahatsız edebilir. Mesela diyelim ki bir yerde olduğunuzu söylüyorsunuz, o yerde olduğunuza dair kanıtlar isteyebilir. İşte görüntülü arama yapmak isteyebilir. Ama dediğim gibi aslında tüm bunlardaki esas amaç sizi kontrol altında tutmaktır. Bazen de aynı şeyi yani kıskançlığı farklı bir yönde kullanır. Eğer sizin ondan uzaklaşmaya başladığınızı hissederse bu durumda kıskançlığı kullanarak yine sizi manipüle etmeye çalışabilir. Yani bu sefer kıskanan taraf siz olmaya başlarsınız. Efendim, Narsistlerin manipülasyonda kullandıkları bir diğer araç suçlamadır, suçluluk duygusudur. Konuşmalarıyla, davranışlarıyla sizde suçluluk duygularına yol açarlar. Eğer yolunda gitmeyen bir şey varsa bu sizin suçunuzdur.
Bu sizin zayıflığınız yüzündendir ya da sizin sorumsuzluğunuz yüzündendir. Sizin hatanızdır. Ya da sizin aşırı hassasiyetinizdir. Bunu öyle ilerletebilirler ki Gaslighting diye bilinen kişinin kendisiyle ilgili şüpheye düşme durumunu da yaratabilirler. Yani sizinle öyle bir konuşurlar ki bir süre sonra kendinizden şüphe etmeye başlarsınız ve acaba ben de bir sıkıntı mı var? Acaba bende ruhsal bir bozukluk mu var? Acaba manik depresif miyim? Yoksa ben paranoyak mıyım? Diye düşünmeye başlarken kendinizi bulabilirsiniz. Onunla birlikteyken bu suçluluk duygusuyla kendinizi sürekli tedirgin hissedersiniz. Acaba şimdi neye sinirlenerek neye kızacak ya da neye üzülecek gibi sürekli bir tedirginlik duygusu vardır üzerinizde. Narsistler sizi cezalandırmak için, yani manipüle edebilmek için aslında zaman zaman küsmeyi, yok saymayı, mesela uzaklaşmayı kullanabilirler. Kullandıkları bir diğer araç tehdittir. Eğer sizin ondan uzaklaşmaya başladığınızı ya da ilişkide gücün kendi elinden kaymaya başladığını hissederse, tehditler savurarak ilişkinin kontrolünü ve gücü tekrar kazanmaya çalışabilir. Efendim bir diğer kırmızı bayrağımız narsist genellikle ilişkiye çok hızlı başlarlar ve daha ilişkinin başında da siz birbirinizi tanımaya fırsat bile bulamamışken çok abartılı sevgi gösterileri ve abartılı sevgi söylemlerinde bulunabilirler. Mesela daha ilişkinin ilk haftasında Sen benim hayatımın anlamısın, İşte sensiz bir hayat, ben senden önce yaşamıyordum falan. Bir dakika, bir dakika, bir sakin daha birbirimizi tanımıyoruz bile böyle söylediğinizde de çoğunlukla canım bunun onunla ne alakası var diyebilirler. Bunu yapmalarının sebebi ne? Narsistler içten içe aslında kendilerinin çok önemli, çok değerli olduğunu düşündükleri için onunla birlikte olmayı hak edecek insan da kendisi gibi önemli ve değerli bir insan olmalı. Bu yüzden bu söylemleri, bu özellikleri karşı tarafa yükler.
Daha ilk başlarında ilişkinin mesela aşk bombalaması dediğimiz, hani abartılı söylemler yine davranışlar. Mesela sürekli işte çiçek göndermek, sürpriz hediyelere boğmak, bir şekilde sevgiye boğmak Karşı tarafı bir soru işareti olabilir bizim için. İlişkinin başlarında sizi o abartılı ve yüksek sevgi gösterileriyle, sevgi söylemleriyle alıp yukarıya doğru çıkartabilirler ve birdenbire mesela o arada bir şey onlarda hayal kırıklığı yarattıysa birden bire o çıkardıkları yerden hop sizi aşağı bırakabilirler. Çok sert bir şekilde düşebilirsiniz ve bunu yaptıklarında da genellikle hiçbir açıklamada bulunmazlar, bir anda sırtlarını çevirirler. Muhtemelen sorunun ne olduğunu hiçbir zaman öğrenebileceksiniz. Ama merak etmeyin. Eğer karşınızdaki kişi bir narsist ise zaten sorun büyük olasılıkla sizde değil onda. Hani hep öyle derler ya sorun sende değil bende diye. Bu sefer gerçekten de öyle. Çünkü bir narsistin size gösterdiği aşk da size sırt çevirmesi de ne yazık ki sizinle alakalı değil. Yani aslında yaşadığınız şey tek kişilik bir şey. Eğer her şey çok hızlı başladıysa, daha ilişkinin başlarında sizi tanımadan çok büyük laflar ediyorsa, çok görkemli, gösterişli sevgi gösterilerinde bulunuyorsa biraz dikkatli olmanızı öneririm. Zira tutku güzeldir ancak gerçek aşk, gerçek sevgi zamanla tecrübeyle birlikte paylaşılan şeylerle beslenerek büyür. Onunla kendiniz hakkında konuştuğunuzda, kendinizle ilgili bir şeyleri paylaşmak istediğinizde sohbetin gidişatı nasıl oluyor? Mesela siz bir şeyleri anlatmaya başladığınızda sorular sorarak derinleşmeye çalışıyor mu? Sizi etkili şekilde dinleyip sizinle ilgili daha fazla bilgi edinmeye çalışıyor mu? Yoksa kısa kesip konuyu tekrar kendine, kendi hayatına, kendi yaşadıklarına mı getirmeye çalışıyor? Narsist insanlar genellikle böyle yapar. Narsist insanlarda görkemli bir öz önem algısı vardır demiştik. Kendilerinin eşsiz, benzersiz ve çok özel olduklarına inanırlar ve diğer özel insanların da bunu görebileceklerini düşünürler.
Aslında hayran olunmaya muhtaç ağaçlardır ve bütün ilişkilerini bunlar üzerinden kurarlar. Yani var olabilmek için onlara hayran olmanıza ihtiyaçları vardır. Hayranlık duyulması istekleri kendi özelliklerinde abartma eğilimlerini beraberinde getirir. Pek çoğu dışarıdan gayet özgüvenliymiş gibi gözükse de aslında içten içe o öz benlik algıları son derece kırılgandır. Diğer insanların onlara nasıl davrandığına bağlıdır. Bu yüzden diğer insanları kullanarak o öz benlik algısını yukarıya doğru çıkarmaya çalışırlar. Efendim altıncı kırmızı bayrağımız küçümseme ve alay ilişki yaşadığınız kişi sıklıkla sizi eleştirir mi, her yaptığınıza bir kulp takar mı? Başarılarınızı küçümser mi? Mesela size lakaplar takar mı? Özellikle incindiğiniz, zayıf olduğunuz o yönlerinizi bulup onlar üzerinden ilerleyerek size kendinizi kötü hissettirir mi? Ve tüm bunları yaptıktan sonra da çoğunlukla ben şaka yaptım, şaka diyebilirler. Ancak komik bir şakada her iki taraf da gülmeli ve eğlenmelidir. Eğer taraflardan bir tanesi kendini kötü hissediyorsa, kendini yetersiz, değersiz, kızgın, aşağılanmış hissediyorsa bu durumda bu şaka olmuyor ne yazık ki. Narsistler kendilerini yükseltebilmek için kendi öz saygılarını yükseltebilmek için diğerlerinin öz saygılarını aşağıya doğru düşürmeye çalışırlar. Bu şekilde kendilerini daha güçlü hissederler. Yani yapmaya çalıştığı şey yine dikkat ederseniz sizinle alakalı değil. Yani sizi aşağılıyor olabilir, küçümsüyor olabilir ama bunların bir önemi yok. Çünkü aslında zaten siz yoksunuz. Mevzu onun öz saygısını yükseltebilmek için herhangi birlerini aşağılamak ve bunu da en kolay size yapabiliyorsa eğer sizi kullanıyor. İlişkiniz sadece cinsel boyutta mı kalıyor, derinleşemiyor mu? Yine bu da elimizdeki kırmızı bayraklardan bir tanesi olabilir. Narsistik kişilerde karşı cinse ilgi sadece cinsel bir ilgiden ibarettir.
Derinlemesine bir ilişki kapasitesi bu bireylerde gelişmemiştir. Aslında narsistik bir kişiden aşk ve derinlemesine bir ilişki beklemek imkansızı beklemektir. Çünkü narsistik ilişkide ilişki ben ile yine ben arasındadır. Bu ben ile ben arasındaki ilişkide siz sadece bir araçsınızdır. O kişinin kendinin var olduğunu hissedebilmesi, güçlü hissedebilmesi, yeterli hissedebilmesi için sizin ona hayran ya da adanmış olmanız gerekmektedir. Narsistik kişiler diğer bireyleri kendi kazanımları egosal ihtiyaçları için bir araç olarak kullanırlar. Dolayısıyla diğerlerinin duygularının da bir önemi yoktur. E bu durumda da tabii ki sağlıklı bir ilişki yaşanamaz. Tekrar belirtmek istiyorum. Bu yedi özelliğin yedisi birden partnerinizle olabilir, ancak bu demek değildir ki kesinlikle karşınızdaki insan narsist sadece olasılıklardan bir tanesidir. Burada bu ayırımı yapacak olan kişi bir ruh sağlığı uzmanıdır. Bu anlamda eğer ilişkinizde çeşitli problemler olduğunu düşünüyorsanız ve yardım almak istiyorsanız lütfen uzman bir klinik psikolog dan yardım alın. Bu durumda çok daha sağlıklı bir şekilde ilerleyebilirsiniz. Neden sürekli narsist insanları buluyorum ya da neden sürekli onlar beni buluyor diyorsanız eğer, bu durumda bu konuda farkındalık yaşamanıza yardımcı olacak bir videom var kanalımda şuradan o videoya ulaşabilirsiniz. Aynı zamanda yorumlara da videonun linkini ekleyeceğim. Efendim, kendinizi daha yakından tanıyabilmek. Kişisel gelişim ve psikoloji konularında kendinizi geliştirebilmek istiyorsanız doğru yerdesiniz. Bu kanalda her hafta iki tane yepyeni video yüklüyoruz. Bu videolardan haberdar olmak istiyorsanız kanala abone olmayı unutmayın. Tüm bildirim zillerini de lütfen açın. Böylelikle yeni video yüklendiğinde bildirim gelebilir size. Eğer bu kanalın büyümesine daha fazla sayıda insana ulaşmasına destek olmak isterseniz katıl üyesi olabilirsiniz. Videoyu beğenebilirsiniz ya da aşağıda yorum yaparak bize destek verebilirsiniz.