SAKİN OL HASTA DEĞİLSİN – Sağlık Kaygısı İle Baş Etme
Bir sabah kalktınız, aynada kendinize bakarken birdenbire cildinizde daha önce olmayan bir lekeyi fark ettiniz. Bu leke bir garip görünüyor. Eyvah! Bu leke nerden çıktı böyle? Yoksa sonunda o gün geldi mi? Bir gün cilt kanseri olacağımı biliyordum. Siz paralize olmuş şekilde olası felaket senaryolarını düşünürken odaya anneniz giriyor ve Hadi çabuk ol, işe geç kalacaksın diyor. Hemen akşamına bir randevu alıyorsunuz ve doktora gidip bunun sadece basit bir güneş lekesi olduğunu öğreniyorsunuz. Bütün gün kendinizi kastığınız için stres içerisinde tüm vücudunuz ağrıyor. Akşam eve geldiğinizde sırtınızda yoğun bir ağrı fark ediyorsunuz. Allah Allah ya, bu ağrı da nerden çıktı böyle? Aklınıza birdenbire Ayşe’nin babası geliyor. Onun akciğer kanserinin de ilk belirtisi sırt ağrısıydı. Eyvah! Daha cilt kanserinden yeni kurtulmuştum. Şimdi de akciğer kanseri mi? Acaba kaçıncı evreyim diye düşünmeye başlıyorsunuz. Ne cilt ne de akciğer kanserisiniz ama bu gerçek ispatlanıncaya kadar çok yoğun bir biçimde bunun stresini yaşıyorsunuz. Tanıdık geldi mi? Eğer sizde de sağlık kaygısı varsa ve en ufak bir belirtiye en korkunç senaryoya bağlama eğiliminiz varsa, bu videoda sağlık kaygısıyla ilgili işinize yarayabilecek birkaç ipucunu paylaşacağım. Sağlık kaygısı olan birçok kişi dayanıksızlık şemasına sahiptir. Şemalar çocukluğumuzdan itibaren dış dünyaya, kendimize ve diğer insanlara dair oluşturduğumuz temel inançlardır. Bazen bizzat kendi deneyimlerimizle, bazen gözlemlerimizle, bazen bize söylenenlerle ya da öğretilenlerle çocuk aklımızla ve sınırlı deneyimimizle dış dünyaya ve kendimize dair bazı çıkarımlar yaparız. Ve bu çıkarımlar ne yazık ki özellikle uyumsuz olanları gelecekte de hayatın nasıl algılayıp çağımıza dair temel inançları dönüşürler.
Örneğin annem çok mu kaygılı bir insandı? Seni aşırı mı korurdu mesela? Ya hasta olursan? Diye söyler ve aşırı tepkiler mi verirdi? Sen hasta olduğunda bir süre sonra sende de kesinlikle hasta olmamalıyım. Bu dünyanın en korkunç şeyi. Eğer hasta olursam bununla baş edemeyebilirim. Bununla baş edemeyecek kadar kırılgan ve dayanıksızım gibi birtakım temel inançlar oluşabiliyor ve yerleşebiliyor. Tabii dayanıksızlık şemasının oluşmasındaki tek örnek bu değil. Yani başka birtakım nedenlerde olabilir. Bununla ilgili kökenlere eğer merak ediyorsan dayanıksızlık şeması ile ilgili şu videomu izleyebilirsin. Linkini en başa sabitledim yoruma yazacağım, oradan ulaşabilirsin. Sağlık kaygısı olan kişilerde çoğunlukla zayıf hastalığa karşı dayanıksız olduklarına dair temel bir inanç vardır. Öyle ki sanki büyük ya da küçük hangi hastalık karşılarına çıkarsa onları direkt olarak mezara sokacaklarını var sayarlar. Şemalarımız başımıza gelen olayları nasıl yorumlayacağımızda etkilidir. Dolayısıyla dayanıksızlık şemasına sahip bir bireyde en ufak bir belirti gördüğünde bunu en kötüsüyle yani ölümle ilişkilendireceğinden çok yoğun bir kaygı yaşar. En ufak bir bedensel duyum, en ufak bir belirti dahi bizde oyun bitti, bu kadarmış, zamanım doldu tepkisine yol açabilir. Herhangi bir kaygı yaşarken genellikle şöyle bir eğilimimiz vardır. Herhangi bir belirti ya da bir tehdit olasılığını fazlasıyla abartılı algılarken, bizim bu tehditle baş edebilme, ona karşı dayanıklı durabilme gücümüzü ise azımsarız. Yani aslında bizim burada da yaptığımız şey, başımıza herhangi bir hastalık gelse bile bununla baş edebileceğimiz ya da onu yenebileceğimize dair ki bu ihtimal aslında daha fazladır, ihtimalleri yok saymaktır, azımsamaktır.
Size bir teşhis konsa dahi bu hastalık büyük bir olasılıkla tedavi edilebilirdir. Günümüzdeki tıp alanındaki gelişmeler sayesinde pek çok hastalık tedavi edilebiliyor. Örneğin sizi yüksek tansiyon teşhisinin konulduğunu varsayalım. Bu sizin direkt olarak yüzde yüz bir felç geçireceğiniz ya da kalp krizi geçireceğiniz anlamına gelmiyor. Bugün yüksek tansiyonla yaşayan pek çok insan var. Siz ve bedeniniz sandığınızdan çok daha güçlüsünüz ve pek çok hastalığı yenebilirsiniz. O zaman burada sağlıksız bir inanç var. 1. Bu sağlıksız inanç ne? En ufak bir belirtiyi en kötü hastalığa yorumlamak. 2. Herhangi bir teşhis konulsa bile benim bununla baş edemeyeceğim, buna yenileceğim inancı. Bu sağlıksız inançları daha sağlıklı olanlarla değiştirebilmek mümkün. Bunun için kanıt toplama tekniğinden ya da sorgulama tekniğinden faydalanabiliriz. Önünüze bir kağıt alın ve bu kağıdı ikiye bölün. Kağıdın sol tarafına sağlıkla ilgili kaygınız yazın. Kaygılı düşüncelerinizi yazın. Örneğin başım ağrıyor. Acaba beyin kanseri miyim? Çok korkuyorum. Bunun tam tersi yönüne, yani sağ tarafa da bunu çürütecek daha rasyonel, daha akılcı ya da bunun tam tersi bir ifade yazın. Örneğin başım ağrıyor ama bu benim kanser olduğum anlamına gelmez. Büyük bir olasılıkla geçici bir ağrı. Şimdi her iki düşünceyle ilgili olasılıkları yazın. Yüzde kaç sizce yani? Bunun için bir araştırma da yapabilirsiniz. Yani başı ağrıyan insanların yüzde kaçı gerçekten bu hastalığa yakalanıyor? Olasılık yüzdelerini yazın. Her iki durum içinde, ardından da bu her iki inançla ilgili kanıtlar bulmaya çalışın ve yazın. Diyelim ki ilk sütuna geldiniz, işte bu büyük ihtimalle her ne kadar yapmayın desek de Google’dan belki de beyin kanserinin belirtilerini araştırdınız ve orada bir baktınız ki diyelim ki baş ağrısı da var ve onu eklediniz.
Google’dan baktım baş ağrısı ve bunun belirtilerinden biriymiş. Zaten son günlerde halsiz de hissediyorum, şudur budur. Bununla ilgili kanıtlarınızı yazdınız. Ardından daha akılcı, daha rasyonel düşüncenin olduğu sütuna gelin ve bu sütunda bu sefer bu rasyonel düşünceyle ilgili kanıtlar neler? Bunları yazmaya başlayın. Örneğin muhtemelen araştırdığınızda şunu bulacaksınız. Başı ağrıyan insanların yaklaşık yüzde 98’inin ciddi bir rahatsızlığı yoktur. Dolayısıyla benim bu %98’lik kısım içerisinde olma olasılığım daha fazla. Baş ağrısının susuz kalmak, hareketsiz kalmak, kas tutulması ya da üşütme gibi başka pek çok sebebi olabilir. Gibi, gibi gibi çeşitli kanıtları bu düşünceyi destekleyecek alt alta yazın. Büyük bir olasılıkla göreceksiniz ki sağ taraf, yani rasyonel düşüncenin olduğu taraf daha kalabalık olacak. Tabii bu düşünce biçiminin, yani yeni sağlıklı düşünce biçiminin oturması biraz zaman alabilir ve bu zaman kişiden kişiye göre değişebilir. Bu yüzden siz her seferinde sağlıksız inancınızı fark ettiğiniz an bunu sorguladıkça ve onun yerine koyduğunuz yeni sağlıklı inancınıza kanıtlar topladıkça bu sefer yeni inancınız pekişecek ve bir süre sonra bu yeni düşünce biçimi yani yeni sağlıklı düşünce biçimi otomatikleşecektir. Bu yüzden denemeye devam etmek gerekiyor. Kaygı, anksiyete, panik atak, stres, depresyon gibi durumlarla ilgili bilgi almak istiyorsanız ve bu konuyla ilgili size yardımcı olabilecek teknikleri araştırırsanız doğru kanaldasınız. Bu kanalda bununla ilgili çok sayıda zihinsel ve bedensel tekniği bulabilirsiniz. Bu teknikleri bulabileceğiniz oynatma listesinin linkine en başa sabitlediğim yoruma ekliyorum. Dileyenler buradan devam edebilirler.